Açık Radyo’da çalışan herkesin, her ne yapıyorsa, bir işi de hep radyo dinlemekti. Bu öyle bir alışkanlık ki, biz radyodan ses gelmeyince çalışamadık. Kapalı devre radyomuz böyle kuruldu. İlk anonsumuz da şöyleydi: “Sevgili gönül dostları, Açık Radyo’nun kapalı yayınına hoşgeldiniz. Şimdi, Kendrick Lamar dinleyeceğiz çünkü normalde çalamıyorduk ve hiç hoşlanmıyorduk bundan.”
Dün sokakta biri Ömer Madra’ya “Açık Radyo açık kalacak!” diye bağırıp gitmiş ve İlksen’e birazdan gireceği röportajın görüntülü olduğunu kimse söylememiş.
Senelerdir her hafta dinlediğimiz bir programcımız radyo kapanmasa dün akşam yayınlanması gereken programının kaydını bize göndermeyi unutmuş… çünkü bir an kapandığımızı unutmuş.
İnternet yayınımızda “bir problem” varmış, dinleyicilerimiz öyle söylüyor. “Teşekkür ederiz, dayanışmayla”. Çok teşekkürler derdik ama bu doğru değilmiş, teşekkür şükranın çoğulu malûm.
“Açıl susam açıl!” diyenler de oldu, “karasal yayın yoksa denizsel yayın” var diyenler de. “Açık Radyo’yu sadece radyo mu sanıyorlar!” diye isyan edenleri çok sevdik.
Basın açıklamasında bir fotoğrafçı “çekmeye başlayayım mı üstünüzü değiştirecek misiniz?” diye sordu. Kuaföre gidip makyaj mı yaptıracaktık?
Niyeti 30 yıldır bağımsız yayıncılık anlayışı sürdüren bir radyonun doğum günü belgeselini çekmek olan Mert şimdi olmayan bir yayının belgeselini çekiyor. Bugüne dek alarmı Açık Gazete olduğu için yanımıza gelirken başka bir alarm kurması gerekiyor.
Türk Tabipleri Birliği’ne göre Açık Radyo’nun açık olmaması halk sağlığına zararlıymış.
Bu arada evet, Apaçık, Kaçık, Saçık ve Öz Hakiki Açık.
19 Ekim 2024, Açık Radyo ekibi
Alnı açık
Sabahlar canli manada sessiz ama sizsiz asla degil, zira podcastler var, leb-i derya, bu paylasimlariniz var adeta bir sohbet/dertlesme/hal hatir, hatiralarimiz da "an"ımiz da sizinle, iyi ki varsiniz #apacikradyo #acikradyosusturulamaz